Son günlerde tarım sektöründe yaşanan don olayları, pek çok bölgede meyve ve sebze rekoltesini olumsuz etkiledi. Bu durum, Anadolu'nun dört bir yanındaki çiftçileri zor bir duruma sokarken, tüketicileri de birçok gıda ürününde fiyat artışları ile baş başa bıraktı. Özellikle kış aylarında meydana gelen bu don, mahsulleri vurdu ve marketlerdeki fiyatların fırlamasına neden oldu.
Geçtiğimiz günlerde yaşanan aşırı soğuk hava dalgası, bazı bölgelerde tarım arazilerini ciddi şekilde etkiledi. Özellikle don vurmasına maruz kalan bölgelerde, sebze ve meyve rekolteleri beklenenin altında kalmış durumda. Tarım Bakanlığı’nın yayınladığı raporlara göre, don olaylarının etkilediği alanlarda ürün kaybı yüzde 30’a kadar ulaştı. Çiftçiler, ürünlerini tahta ve örtüleme yöntemleriyle korumaya çalışsa da, bu önlemler maalesef yeterli olmadı. Yemekhane ve restoranların ana malzemeleri arasında yer alan sebzelerin büyük bir kısmı hasar gördü.
Don olaylarının ardından, pazarda sebze ve meyve fiyatları hızla yükselmeye başladı. Özellikle domates, biber ve patates gibi temel gıda maddelerinin kilogramı 450 liraya kadar çıkmış durumda. Tüketiciler, bu artıştan olumsuz etkilenirken, gıda fiyatlarının yükselişi hem ekonomik hem de sosyal açıdan kaygı verici hale geliyor. Türkiye genelinde yapılan piyasa araştırmaları, bu yıl sebze ve meyve fiyatlarının geçen yıla oranla ortalama %60 zamlandığını göstermekte. Bu durum, özellikle dar gelirli aileler için büyük bir yük haline geldi.
Aynı zamanda, halkın alım gücünün düşmesi ve enflasyon oranlarının yükselmesi, bu durumun daha da kötüleşmesine neden oluyor. Pazarcılardan ve marketlerden aldığımız bilgilere göre, önümüzdeki günlerde fiyatların daha da artması bekleniyor. Uzmanlar, bu durumu sadece doğal afetlere bağlamanın yanı sıra, üretim yapısındaki aksaklıklar ve tarım politikalarındaki eksiklikler ile de ilişkilendiriyor.
Don olaylarının yarattığı tahribatın yanı sıra, iklim değişikliği de çiftçilerin ve tüketicilerin karşılaştığı başka bir zorluk olarak ön plana çıkmakta. Kış aylarında yaşanan bu tür hava olaylarının sıklığı artarken, çiftçiler bu duruma adaptasyon sağlamakta zorlanıyor. Dolayısıyla, gelecekte yaşanabilecek benzer olaylar için alınacak önlemler oldukça kritik hale geliyor.
Sonuç olarak, don olayları ile birlikte yaşanan rekolte düşüklüğü ve bunun sebep olduğu fiyat artışları, sadece tarım sektörünü değil, tüm ekonomiyi olumsuz etkiliyor. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, gıda fiyatlarının yükselmeye devam edeceği ve toplumdaki gelir adaletsizliğinin artacağı öngörülmekte. Bu nedenle hem çiftçilere hem de tüketicilere yönelik sürdürülebilir tarım uygulamalarının benimsenmesi büyük bir önem taşımaktadır.
