Günümüz sosyal medya çağında, insanlar yarattıkları içeriklerle gündem olmaya çalışırken, bazıları bunun sınırlarını zorlayarak suç unsurları içeren paylaşımlarla dikkat çekebiliyor. Son dönemde yaşanan ilginç bir olay, iki hırsızın sosyal medya üzerinden yaptıkları ‘Soyguna gidiyoruz’ paylaşımıyla gündeme geldi. İçinde bulundukları durumun ciddiyetini unutarak eğlenceli bir hikaye oluşturan hırsızlar, yaptıkları eylemi hem mizahi bir dille anlatmaya çalıştı hem de bu kriminolojik olayı kamuoyuna yaymayı başardı. Bu durum, suç ve sosyal medya etkileşiminin ne denli absürt boyutlara ulaşabileceğini gözler önüne seriyor.
Olay, geçtiğimiz günlerde bir şehir merkezinde meydana geldi. İki genç adam, hazırlıkları sonucu bir kuyumcuyu hedef alarak altın çalmaya karar verdiler. Çalma eylemi sırasında, dikkat çekmemek için planlı bir eylem sergilediler. Fakat Norma isimli bir sosyal medya platformunda, soyulacak dükkânın fotoğrafını paylaşarak "Soyguna gidiyoruz!" yazılı bir gönderi paylaştılar. Bu, hem takipçilerini hem de polisi şaşkına çevirdi. Bir yandan kaçmayı planlarken diğer yandan sosyal medyada anlık güncellemeler yapmaları ise akıllara durgunluk verdi. Göz önünde olan bir suç işiyle sosyal medyayı birleştirerek, eğlenceli bir içerik oluşturma çabasının ne kadar absürt olduğu, birçok kullanıcı tarafından eleştiriyle karşılandı.
Hırsızlık olayından sonra, iki genç adam çaldıkları altınları bozdurarak elde ettikleri parayı eğlenceli bir şekilde harcamaya başladılar. Hemen sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlar ise içerikleriyle dikkatleri üzerine çekti. 'Altınlarımızı bozdurduk, İstanbul'da partili bir gece!' şeklindeki bir paylaşım, artık onları umursamayacak kadar cesur hissettiklerini ortaya koyuyordu. Çaldıkları altınlarla eğlenmek için lüks bir mekânda eğlence düzenleyen hırsızlar, burada geçirdikleri eğlenceli anları takipçileriyle paylaştı. Bu süreçte, yaşadıkları durumun sonucuna varacaklarına dair herhangi bir endişe taşımadıkları da dikkat çekti.
Yaşanan bu olay, sosyal medyada yapılan paylaşımların bir suç kavramı oluşturacak boyutlara ulaşabileceğinin ve sosyal medya kullanıcılarının ne denli cesur olabileceğinin çarpıcı bir örneği oldu. İnsanlar, hırsızlık gibi ciddi bir suçu eğlence malzemesi haline getirecek kadar düşüncesizleşebiliyor. Bu olayın ardından sosyal medya kullanıcıları, durumu esprili bir dille eleştiri yağmuruna tuttu ve hırsızların paylaşımını basit bir şaka gibi nitelendirmeye çalıştı. Ancak hırsızlık, sonuçları ağır olan bir eylem olduğu için bu tür durumların haber değeri taşıdığı aşikâr.
İster mizahi bir dille ele alınsın ister ciddiyetle, bu tür olaylar toplumda ciddi yankılar uyandırmakta. Sosyal medyanın etkisinin genişlemesiyle birlikte, insanlarda yol açtığı algı ve eylemler arasında kurulan bağlar tekrar düşünülmeye başlandı. Hırsızlığın sonuçlarının ne kadar ağır olabileceği düşünülmeden, bu tür paylaşımlar yapılıyor olması, birçok kişinin dikkatinden kaçmadı. Olayın ardından ilgili güvenlik birimleri durumla yakından ilgilendi ve hırsızların yakalanması için yoğun çalışmalar başlattı. Bu süreçte her zaman olduğu gibi, suç ve sosyal medya etkileşimi araştırmacıların da ilgi alanına girdi.
Sonuç olarak, bu olay sadece iki kişinin yaptığı basit bir suç değil, aynı zamanda sosyal medyanın toplum üzerindeki etkisi ve bireylerin düşünce yapıları üzerinde ciddi bir soru işareti. Hırsızların sergilediği davranışlar, gelecekte benzer olayların yaşanıp yaşanmayacağına dair önemli bir ipucu sunuyor. Sosyal medyanın bireylerin yaşamındaki yeri ve önemi yeniden değerlendirilmeli ve bu alanda daha fazla farkındalık oluşturulmalı. Bu durumlar, toplumun diğer bireylerine de örnek olabiliyor ve dikkatli olmaları gerektiğini anımsatıyor.