İsrail, uzun zamandır tartışmalara neden olan Lübnan’a yönelik askeri harekâtını resmen başlattı. İsrail ordusu, bölgedeki güvenlik tehditlerini gerekçe göstererek, Lübnan topraklarına girdiğini açıkladı. Bu gelişme, Orta Doğu'daki gerginliği artırırken, uluslararası kamuoyunda da büyük bir yankı uyandırdı.
İsrail Savunma Bakanlığı, harekâtın amacının "Lübnan'daki terörist grupların etkisini azaltmak" olduğunu belirtti. Açıklamada, "Bölgedeki güvenliği sağlamak ve vatandaşlarımızı korumak için bu adımı atmak zorundaydık," denildi. Harekâtın başladığına dair ilk bilgiler, yerel halktan gelen şok edici haberlerle doğrulandı. İsrail’in saldırıları, özellikle Hizbullah hedeflerini vurma amacını taşırken, sivil yerleşim yerlerine de zarar verebileceği endişeleri artmaya başladı.
Lübnan hükümeti, bu durumu kınayarak, uluslararası toplumu İsrail’in saldırılarına karşı harekete geçmeye çağırdı. Lübnan Dışişleri Bakanı, "Saldırı, uluslararası hukukun ihlalidir ve derhal durdurulmalıdır," açıklamasında bulundu. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, durumu yakından takip ettiklerini ve bölgedeki barışın korunması için gerekli adımların atılması gerektiğini vurguladı.
Lübnan halkı, yaşanan gerginlik nedeniyle büyük bir kaygı içinde. Saldırılar, birçok sivilin güvenliğini tehdit ederken, yerel halkın da acil durumlara hazırlıklı olması gerektiği yönünde uyarılar yapılıyor.
Sonuç olarak, İsrail’in Lübnan’ı işgali, hem bölgedeki siyasi dengeleri sarsabilir hem de uluslararası ilişkilerde yeni bir çatışma ortamı yaratabilir. Gelecek günlerde, bu durumun nasıl evrileceği ve karşılıklı tepkilerin nereye varacağı merak konusu. Bölgedeki gelişmeler, hem Lübnan hem de İsrail için ciddi sonuçlar doğurabilir.